“Varacağı limanı bilmeyen yelkene hiçbir rüzgar fayda vermez”
Romalı düşünür Seneca bu sözü söylerken, hedefsiz yapılan işlerin başarı getirmeyeceğini ifade etmek istemiş olsa gerek. Belirli bir projeksiyonu olmayan hiçbir iş ne yazık ki istenen hedefe ulaşamamaktadır. Gerek insanlar gerekse de şirketler için hedef sahibi olmak ve bu hedefe dönük strateji geliştirmek başarının temel anahtarıdır. İşletmenizi gelecek beş yılda nerede görmek istediğinize dair bir fikriniz yoksa yalnızca bugünü yaşıyorsunuz demektir. Muhtemel risklere dönük alternatif stratejiler geliştirmediyseniz firmanızın geleceği meçhuldür, belirsizdir. Dönemsel dalgalanmalara karşı A, B ve C planlarınız yoksa yolunuz sisli ve karanlıktır.
Bulunduğumuz bölgenin hassasiyeti ne yazık ki bizlere uzun vadeli planlar yaptırmıyor. Her an bir sorun her gün yeni bir krizle baş başa kalabiliyoruz. Dünyanın böylesine önemli ve kritik bir coğrafyasındaysanız bu tip sorunlarla yüzleşmeniz gayet normaldir. Ülkemiz dünyanın tam merkezinde desek sanırım abartmış olmayız. Tarihe yön veren güçlü imparatorlukların başkenti İstanbul, küresel oyuncuların adeta gözdesi durumunda. Dünya turizm ve ticaretinin başkenti olma yolunda hızla ilerlemekte. İki kıtaya uzanan ve ortasından deniz geçen bu kadim şehir bundan çok daha fazlasını hak ediyor. Önümüzdeki döneme ait devasa projeler hayata geçtiğinde inanıyorum ki bu elmasın parıltısı çok daha göz alıcı olacaktır. Gelecek perspektifinizi dünyanın havacılık, turizm, ticaret, finans ve fuar merkezi olan bir şehri baz alarak yapmanızın önemli olduğu kanaatindeyim. Geçici kırılganlıkların nihai hedefi ıskalatmasına asla izin vermemeliyiz.
Bildiğiniz gibi geçtiğimiz ay LASİAD olarak genel kurulumuzu gerçekleştirdik. Değerli kurul üyeleri önümüzdeki iki yıl için bu önemli görevi bizlere tevdi ettiler. Bu ağır sorumluluğu tıpkı geçmişte olduğu gibi büyük bir özveri ve gayretle sürdüreceğimizden emin olabilirsiniz. Özellikle geçmiş projelerimizin sürekliliği ve gelecek planlarımızın hayata geçirilmesi adına heyecanlı ve kararlı olduğumuzu belirtmek isterim. Daha yapacak çok işimiz olduğunun bilincindeyiz. Laleli asla durmayan, değişen, dönüşen ve sürekli ilerleyen bir dinamikler bütünü. İstanbul’un kalbi olan Suriçi’nin en hareketli noktası. Bu şehrin vizyonunda yer alan ve bu vizyona yön veren önemli bir merkez. Şehrin adeta başkenti hüviyetinde. Bu nedenle Laleli’nin gelişimi şehrin büyümesine paralel ve eşgüdümlü olmak zorunda. Bunu gerçekleştirmeli, planlarımızı bu yönde oluşturmalıyız.
Ülkemiz de yine aynı ay içerisinde bir genel seçim yaşadı. Sözler verildi, vaatler sunuldu, son sözü her zaman olduğu gibi yine millet söyledi. Milli iradeye ve onun kararına saygı duymak, gereğini yerine getirmek artık siyasilerin işi. Milletimiz ve memleketimiz için hayırlar getirecek bir sürecin başlamasını umuyor ve diliyorum. Hep söylediğim gibi bizler kaybedecek zamanı olmayan bir ülkenin fertleriyiz. Her günümüz, her anımız adeta altın niteliğinde. Rakiplerimiz çok, yolumuz uzun ve meşakkatli. Bu nedenle tüm zihinsel ve düşünsel yaklaşımların sağduyu ve aklıselim ekseninde gelişmesi büyük önem arz etmekte. Birlikte hareket etme ve millet olma ilkesi ülkenin her noktasına nüfuz etmeli. Bunu başarmanın gelecek nesillerin üzerimize yüklediği bir borç olduğunun bilinmesi gerek.
Sözlerimi sonlandırırken Ramazan Bayramı’nızı tebrik ediyor, ülkemize ve dünyaya huzur, barış ve refah getirmesini dileyerek saygılar sunuyorum.
Giyasettin Eyyüpkoca
