İnsanlık için #EvdeKal

Ülkemiz ve dünya ekonomisi zor bir sınamadan geçmektedir. Ekonomik boyutundan öte sağlık, küresel istikrar, finansal denklemler ve global ticareti derinden etkileyecek bu sürecin riskleri ve etkileri oldukça önemlidir. Çin’den başlayan ve dünyanın dört bir tarafını saran bu virüs maalesef yoğun bir şekilde yayılmakta ve vücudu dirençsiz, yaşlı ya da kronik hastalığı bulunan kişilerde ölümcül sonuçlar doğurabilmektedir.

Laleli gibi bir bölgede yaşarken şüphesiz ekonomiden ve ticaretten bahsetmemiz öngörülebilir ancak gelinen noktada canlarımızı korumanın her şeyden kıymetli olduğunu düşünüyorum. Görünen o ki artık bu süreç zamana yayılarak devam edecek oldukça etkili bir salgına dönüşmüştür. Aşısı ya da tedavisi bulunana dek bununla birlikte yaşamayı ve baş edebilmeyi öğrenmeliyiz. Gündelik yaşantımızdan ve çalışma metotlarımızdan tutun eğitim, sosyal, spor, sağlık gibi daha birçok alışkanlık ve yöntemlerimizin baştan aşağıya değişeceği bir süreci yaşamaktayız.

Bu yeni virüsle birlikte artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı aşikar. İnsanların geçmişteki seyahat, alışveriş ve gündelik yaşantılarına kısa zamanda dönmeleri çok kolay görünmüyor. Yeni bir düzen ve yeni bir sistematik dahilinde bir yaşam bizleri bekliyor. En azından tedavi yöntemi kesinleşinceye kadar bu süreci dünya olarak atlatabilmemiz ancak ve ancak küresel bir dayanışmadan geçiyor. Kolay olmasa da bunu başarmamız oldukça önemli. Aksi takdirde önü alınamayan ölümlerin artarak sürmesi olasıdır ki bunu Çin’den başlayarak İran, İtalya, İspanya ve diğer birçok ülkede görmüş olduk. Bu süreci doğru okumak, anlamak ve sorunla baş edebilmek adına doğru yönetmek elzemdir. Gerek toplumsal gerekse de bireysel anlamda alınacak önlemlerin hayati düzeyde önemli olduğunu düşünüyorum. Özellikle kamu otoritelerinin talimatlarına uyulması ve onların direktiflerinin dikkate alınarak yaşama geçirilmesine fert be fert dikkat etmeliyiz.

Ülke ve millet olarak zor bir dönemden geçiyoruz. Hepimiz sabırlı, dirayetli ve yapıcı olmaya gayret göstermeliyiz. En önemlisi de küçük gündelik siyasi hesaplar yerine bir arada ve yekvücut olmayı becermeliyiz. Zaman birliğe ve beraberliğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğumuz bir zamandır. Zaman topyekun mücadele ederek, ayrışmadan, bölünmeden ve parçalanmadan yol almamız gereken bir zamandır. Zaman anlayış, işbirliği, ortak akıl ve duruş sergilememiz gereken bir zamandır. Zaman yılmadan, yorulmadan ve gayretle çalışma zamanıdır.

Bizler toplum olarak büyüklerimizi önemseyen, onlara azami düzeyde değer veren ve bolluğun, bereketin ve dirliğin onların memnuniyetinden doğacağını bilen bir milletiz. Bu nedenle genç-yaşlı kimseyi kaybetmeye ve yitirmeye tahammülümüz yok. Kadere şartsız boyun eğerken kendimizi bir şekilde izole etmeli, toplumla iletişimimizi minimuma indirmeliyiz. Bunu hem kendimiz, hem sevdiklerimiz hem de virüs bulaştırma olasılığında olduğumuz çevremiz için yapmalıyız. En azından süreci minimum kayıpla atlatabilme adına buna mecburuz.

Bir gerçek var ki; özellikle modern yüzyılın test etmediği bir süreci hep birlikte yaşıyoruz. Ülkeler ve toplumlar bu duruma nasıl reaksiyon gösterecekleri konusunda kararsızlar. Bu dönemde idarecilerimizin gerek salgının ülkemize girişini geciktirme gerekse de süreç yönetimi noktasında oldukça başarılı olduğunu söyleyebiliriz. Bundan sonrası, milletimizin uyarıları ne kadar dikkate aldığı ve toplumsal iletişimini ne ölçüde kontrol edebildiği ile ilgilidir. Kurallara ve yönlendirmelere uymamız kendimizden çok toplumsal sağlığımızı ne kadar önemsediğimizle ilgilidir. Bu konuda halkımızın bilinçli bir şekilde hareket etmesi elzemdir. Bu noktada hassasiyet göstermemiz hem dinimizde hem de kültürel birikimlerimizde kayıtlıdır. Sabırlı olalım, evde kalalım. Umuyorum ki her şey iyi olacaktır.

Bu vesileyle 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nızı kutluyor, saygılar sunuyorum.

Gıyasettin EYYÜPKOCA

Lasiad

Duyurular
06/03/2023
21/02/2023
12/02/2023
30/09/2022
06/08/2022
06/08/2022
02/08/2022
29/06/2022
29/06/2022
20/06/2022
20/06/2022
08/06/2022