Dünya ekonomisi, son yıllarda artan belirsizlikler, jeopolitik gerginlikler ve finansal dalgalanmalarla şekilleniyor. Böyle bir ortamda Laleli, yalnızca Türkiye’nin değil bölgenin de en dinamik ticaret merkezlerinden biri olma potansiyelini her türlü zorluğa rağmen koruyor. Bugün Laleli’den Rusya, Ukrayna, Kazakistan, Orta Asya, Afrika ve Arap ülkelerine uzanan ticaret ağımız, yalnızca tekstil ve hazır giyim ürünleri satışı değil, aynı zamanda Türkiye’nin marka değerini ve üretim gücünü de temsil ediyor. Bu açıdan bakıldığında özellikle son dönemde dünya genelinde merkez bankalarının faiz indirimlerine yöneldiğini görmekteyiz. ABD Merkez Bankası FED ve Avrupa Merkez Bankası’nın faiz indirimi ve geleceğe dönük verdiği iyileşme sinyalleri uluslararası ticarette finansmana erişimi kolaylaştırırken, yatırım iştahını da artırmakta. Türkiye’de de faizlerin aşağı yönlü hareketi orta ve uzun vadede reel sektöre daha uygun maliyetli finansman imkânları sunacaktır. Bu tablo, Laleli’deki firmalarımızın ihracat kapasitesini artırmalarına, üretimlerini çeşitlendirmelerine ve rekabet güçlerini geliştirmelerine önemli katkılar sağlayacaktır.
Dünya Bankası verilerine göre, 2025 yılı küresel büyüme beklentisi %2,7 civarında. Buna rağmen gelişmekte olan ülkelerin ortalama büyüme oranı an itibariyle %4 seviyelerinde öngörülüyor. Bu da Laleli’nin hedef pazarı olan Orta Asya, BDT ve Körfez ülkeleri için güçlü bir iç talebin gelişeceğini gösteriyor. Rusya-Ukrayna savaşı, sadece iki ülkeyi değil tüm bölgeyi etkileyen bir kriz olmaya devam ederken ödeme sistemlerindeki zorluklar, lojistik maliyetlerindeki artış ve tüketici güvenindeki dalgalanmalar Laleli’de faaliyet gösteren firmalarımız için yönetilmesi gereken riskler arasında. Buna rağmen Rusya, hala Türkiye’nin en büyük beş ihracat pazarı arasında yer almakta ve 2024 yılında tekstil ve hazır giyim ihracatında 4 milyar dolar seviyesine ulaşmıştır.
Arap ülkeleri ile İsrail arasında yaşanan gerilim ve Gazze’de yaşanan soykırım, Orta Doğu’da ekonomik dengeleri zorlasa da, Körfez ülkelerinin Türkiye’ye olan ilgisi artarak devam ediyor. 2024’te Türkiye’nin Suudi Arabistan’a ihracatı %17, BAE’ye ihracatı ise %22 arttı. Laleli firmalarının bu pazarlardaki hızlı teslimat ve yüksek kalite avantajı, kriz dönemlerinde dahi güvenli bir liman oluşturmakta. Böylesi belirsiz dönemlerde İstabul Ticaret Odası (İTO) ve İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) tarafından düzenlenen B2B organizasyonları ve uluslararası fuarlar, yeni iş bağlantıları kurmak için bölgemiz adına önemli ve stratejik bir fırsattır. Laleli firmalarının bu etkinliklere katılımı, yalnızca ticari ilişkileri artırmakla kalmayacak, aynı zamanda yeni pazarlara açılma yolunda da önemli bir adım olacaktır. 2024 yılında yalnızca bu kurumların gerçekleştirdikleri organizasyonlar sayesinde Türk hazır giyim sektörü yaklaşık 1,5-2,0 milyar dolarlık ek ihracat bağlantısı elde etmiştir. Bu rakam, organizasyonların ve yüz yüze temasın önemini net biçimde ortaya koymaktadır.
Ünlü düşünür Konfüçyus’un dediği gibi: “En karanlık gece dahi sona erer ve güneş her yeni günde yeniden doğar.” Biz de bu zorlu dönemlerin geçici olduğuna, Laleli’nin üretim gücü ve dinamizmiyle çok daha parlak günlere hazırlanacağına inanıyoruz. Bugün bizler Laleli’de, yüz binlerce kişiye istihdam sağlayan, Türkiye’nin üretim ve ihracat lokomotiflerinden biri olarak tüm sıkıntılara rağmen geleceğe büyük bir umutla bakıyoruz.
Cumhuriyetimizin 102. yıl dönümünü kutlarken, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarının bizlere bıraktığı güçlü mirasın izinde çalışmaya, üretmeye ve ülkemizi daha ileri taşımaya kararlıyız. Bizlere bağımsızlığımızı ve özgürlüğümüzü armağan eden tüm kahramanlara bu vesileyle sonsuz şükranlarımızı sunuyor, sizleri saygıyla selamlıyorum.
Giyasettin Eyyüpkoca